1962 yılında KÜTAHYA da doğdu. 1984 yılında tanıştığı çini sanatçısı Abdullah Kipergil’in yanında geçirdiği üç ay içinde çiniyi tanıdı. Bu süre içinde doğduğu günden beri aslında yapmak istediği ve kendisini ifade edebileceği işin ÇİNİCİLİK olduğuna karar verdi. Geleneklerin dışında üretilen çinilerle tanıştı. Bir yandan geleneğin kusursuzluğunu koruyup, diğer yandan kentin standartlarını zorlamak, sanatçıyı diğer sanatçılarla güç birliği yapmaya itti. Amacı eski objeleri çoğaltmak olmayan ,ancak onları ilerlemenin aracı olarak kullanan, eski yapılanlardan daha iyi ve yeni objeler yapmak isteyen Saim Kolhan’ın çamur ve sırlama alanında yaptıkları denemeler, yarattıkları yeni biçimler ve hepsinin ötesinde kusursuz ve ustaca yaptıkları boyamalar geleneğin ilerlemesinde yeni bir aşamayı temsil ediyor.
Atölye haline getirdiği evinde orijinal İznik motiflerine kendi yorumlarını katarak farklı eserler üretmeye başladı. Daha önce çini üzerinde pek kullanılmayan Türk el sanatlarından minyatür ve tezhip sanatını yoğun olarak kullandı. Bunun sonucunda fırça tekniği ile ve boyama tarzıyla diğer çinilerden ayırt edilebilen farklı bir tarz yarattı.Yeni arayışlar içinde damla,elips adını verdiği tabak formların geliştiren sanatçı, bunların üzerine ilk kez üç boyutlu parça çalışmaları uyguladı. Saim Kolhan halen Kütahya’daki atölyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.